top of page
Avenida 9 de Julio
Her şehrin kimliğini belirleyen, şehrin kalbinin heyecanla çarptığı, insanların orada olmaktan keyif aldığı özel caddeler vardır. Ama onlardan birisi var ki bulunduğu şehrin tarihine ışık tutmasının yanı sıra, bir özelliğiyle kendisini dünyadaki tüm caddelerden üstün kılıyor. Bahsettiğimiz cadde Arjantin'in başkenti Buenos Aires'in ünlü caddesi ve aynı zamanda 1 kilometre uzunluğu ve 140 metre genişliğiyle 16 şerite sahip Avenida de 9 Julio'dan (9 Temmuz Caddesi) başka yer değil. Her an canlılığını koruyan, şehre gelen her gezginin mutlaka yolunun düştüğü Avenida 9 de Julio, ortasına kentin kuruluşunun 400. yıl dönümü anısına mimar Alberto Prebisch'in planlarına sadık kalınarak inşa edilen 67 metre uzunluğundaki Buenos Aires dikili taşı (Obelisco) ile de Arjantin'in merkezi konumunda bulunuyor. 100 yılı aşkın bir süre önce şehri daha görkemli bir hale getirebilmek için çabalayan peysaj mimarı Carlos Thays'ın eseri olan aynı zamanda 9 Temmuz Caddesinde de bulunan 150 bin adet lapacho, tipas, ceibos ve palos borrachos ağaçları da her mevsim farklı renkte açarak Buenos Aires'i görülmeden geçilmemesi gereken yerler listesinin başına yerleştiriyor. Buenos Aires turunuzun vazgeçilmezlerinden biri olacak bu muhteşem cadde ihtişamıyla sizleri büyülemeyi bekliyor.
Recoleta Mezarlığı
Mezarlık denilince çoğumuzun aklına karanlık, ağaçlık ve ıssız alanlar gelebilir. Fakat Buenos Aires'te bulunan Recoleta Mezarlığı, hayallerimizde kurguladığımız mezarlık figürünü tamamen değiştirecek cinsten. Dünyanın en farklı mezarlıkları arasında gösterilen bu mezarlık, Arjantin'in ünlü sanatçıların, eski devlet adamlarının ve Eva Peron gibi halk üzerinde büyük etkiler bırakan insanların mezarlarına ev sahipliği yapıyor. Alışılmışın dışında bir mimariye sahip olup adeta katedrallerin ve tapınakların bulunduğu bir şehir gibi inşa edilen Recoleta Mezarlığı 1822 yılında hizmete açılmış. 6400'ün üstünde birbirinden eşsiz mezar bulunan mezarlığın sokaklarında dolaşmak için yanınızda harita bulundurmanızda fayda var. Güney Amerika Seyahat'in uzman rehberleriyle de her ayrıntısını öğrenebileceğiniz Recoleta Mezarlığı turunuz, hayatınızdaki en ilginç deneyimlerden biri olacak.
La Boca - El Caminito
La Boca denilince akla ilk gelen şeyler futbol, tango ve göçmenlerdir. Mahallenin çoğunluğu işçi sınıfından oluşan La Boca, Buenos Aires’e yolu düşen gezginlerin vazgeçilmez uğrak noktalarından biridir. İspanyolca’da küçük yol anlamına gelen ve La Boca'da yer alan El Caminito yol boyunca uzanan rengarenk ve eşsiz mimarideki evlere, sokak sanatçılarına ve birçok turistik dükkana ev sahipliği yapmaktadır. Sarının kırmızıyı, kırmızının turuncuyu kovaladığı bu benzersiz sokak, tangocuların da süzülmeye başlamasıyla daha keyifli hale geliyor. Buenos Aires turunuzu sizin için bambaşka bir tecrübeye dönüştürecek Caminito ziyaretinizde; tangocuların şapkalarına bırakacağınız birkaç dolar sonrasında yakalayacağınız muhteşem bir hatıra karesi, doğaçlama tango şovları ve bu bölgeye özel zanaatkar atölyeleri çok özel ve çok renkli anlara tanıklık etmenizi sağlayacaktır. 1950'lere kadar kullanılmayan Caminito Caddesi bu tarihten sonra yenilenmiş olup bazı sanat dokunuşlarıyla da bugünkü halini almıştır.
Teatro Colon
Güney Amerika'nın romantizm başkenti, tangonun doğduğu şehir olan; sanata, sanatçıya, kültüre ve tarihe verilen değerin nesilden nesile aktarıldığı Buenos Aires'te elbette ki dünya listelerinde zirveleri zorlayacak bir sanat merkezi olması kaçınılmaz. Paris'in Opera Garnier'i, Londra'nın Royal Opera House'u le aynı derecede yer alan, büyük restorasyonların sonucunda 2010 yılında tekrar sanatseverlerin kullanımına açılan Teatro Colon geniş tarihiyle Buenos Aires'in sanat merkezi konumunda. 1908 yılında kapılarını açana dek 20 yılda 3 mimarın her türlü ayrıntıyı düşünerek inşa ettiği ihtişamlı opera merkezi o günden itibaren dünyanın en ünlü şeflerine, opera sanatçılarına ve bale dansçılarına sahnelerini açtı. Igor Stravinsky, Maria Callas, Luciano Pavorotti ve Palacido Domingo bu sanatçılardan sadece birkaçı. 2500 kişilik salonuyla ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim yaşatan ve büyüleyici tasarımının mutlaka görülmesi gereken Teatro Colon, Buenos Aires turunuzu sanat ve tarihle buluşturacak.
Plaza de Mayo
Bazı halklar bağımsızlıklarını kazanmak, gelecek nesillere özgür topraklar ve özgür düşünceler ve özgür bir yaşam bırakabilmek için mücadeleler vermiştir. Bağımsızlık mücadelelerinin ve direnişin yaşandığı mekanlar da yüzyıllar boyunca insanların hafızalarında yer edinir. Plaza de Mayo, 25 Mayıs 1810 devriminden sonra Arjantin'in Cumhuriyet ile yönetilmeye başlandığı meydandır. Etrafını çevreleyen Casa Rosada (Hükümet Binası), Metropolitan Katedrali ve kongre binasıyla uzun yıllar boyunca siyasetin ve politikanın merkezi olan bu tarihi meydan günümüzde de protestoların ve halk toplanmalarının gerçekleştiği meydan konumunda. Kalabalık olmadığı zamanın neredeyse hiç olmadığı Plaza de Mayo'yu ziyaret etmek için en güzel zamanlar ise Arjantin tarihinde en önemli yere sahip 25 Mayıs ve Buenos Aires'in kurtuluşu olan 9 Temmuz. Önemli günlerde politik duruşunun yerini festivallere ve konserlere bırakan Plaza de Mayo'nun bir başka özelliği ise ortasında bulunan Piramide de Mayo anıtı. 1976 darbesinde ordunun yönetime el koymasıyla birlikte birçok insan zarar görüyor ve binlercesi de kayboluyor. 1977 Yılında çocukları kaybolan anneler her perşembe günü başlarına beyaz bir örtü bağlayarak kaybolan çocuklarının hesabını soruyorlar. Fakat yalnızca çok az bir kısmı geri dönebiliyor. Bu anıt ve etrafını çemberleyen beyaz örtü simgeleri, çocuklarını arayan annelerin anısını yaşatmak için yapılmış. Anıtın üzerinde ise annelere teşekkür niteliğinde "Gracias Madres" yani "Teşekkürler Anneler" yazıyor.
San Telmo
Buenos Aires tarihin, sanatın ve kültürün karışımı olan çok çeşitli harika bir şehirdir. Bir köşesinde muhteşem sanat eserlerini inceleyebiliyorken diğer köşesinde tarihi buram buram hissedebilirsiniz. Her sokağını dolaşırken büyük bir keyif alacağınız bu romantik şehir, San Telmo'suyla da sizlere bir başka renkli yönünü gösteriyor olacak. Halkı orta düzeyde gelir düzeyine sahip olup sokaklarında müzisyenleri, tangocuları, hediyelik eşya satıcılarını ve canlı heykelleri görebileceğiniz bir bölge olan San Telmo'da Pazar günleri Defensa Caddesinde kurulan pazarda da uygun fiyata hatıralık eşyalar bulabilirsiniz. Bu güzel pazarda dolaşırken Buenos Aires'in kültür kokusunu içinize çekecek ve halkının sıcakkanlılığına hayran kalacaksınız. Yemek tercihinizi de Dorrega Meydanında bulunan ve özel tango şovları sergilenen restoranlardan yana kullanabilirsiniz keza tango eşliğinde yemek yemek kadar romantik çok az şey olduğu aşikar.
Puerto Madero
Puerto Madero; bir zamanların cansız kargo limanı şimdilere ise lüks restoranları ve ışıl ışıl gece kulüpleriyle Buenos Aires'in en canlı bölgesi. Rio de Plata nehri ile ana karadan ayrılan Puerto Madero, yakın geçmişe dayanan cazibesiyle şehrin tasarım harikası binalarına da ev sahipliği yapıyor. İnsanların genellikle yeme-içme ve dans etmek için ziyaret ettiği yeni yat limanı bölgesi, güneşin batışıyla birlikte kendini gösteren harika ışıklandırmasıyla da geceye harika bir giriş yapıyor. Bu ünlü bölgeyi ziyaret etmek için en iyi zaman ise yaşamak istediğiniz deneyime göre değişiyor. Gündüzleri Costanera Sur Ekolojik Rezervinin rağbet görürken bölge asıl kimliğine geceleri bürünüyor. Buenos Aires turunun en az bir gecesini Puerto Madero'da planlamak eğlence severler için harika bir tercih olacaktır. Bölgenin en az kendisi kadar ünlü olan bir başka yapısı ise adayı ana karaya bağlayan körülerin arasında en bilineni olan Puenta de la Mujer (Kadın Köprüsü). Hayal gücünün sınırlarını zorlayan bir tasarıma sahip bu köprü, İspanyol mimar Santiago Calatrava tarafından tangodan ilham alınarak dizayn edilmiş.
Plaza San Martin
Buenos Aires'in en eski meydanlarından biri olup çevresi Jacaranda ve Magnolia ağaçlarıyla donatılan bu park, tren ve otobüs garı ile Florida Caddesinin canlı alışveriş merkezi arasında köprü görevini üstleniyor. Buenos Aires turunuzun duraklarından biri olacak parkı ziyaret etmek için en iyi zamanlar ise kentin sakinlerinin piknik yapmaya ve bisiklet sürmeye geldiği güneşli hafta sonu günleri. Sanat sergileri, etkinlikler, spor karşılaşması yayınları ve festivaller için de tercih edilen parkta her yılın 17 Ağustos günü General San Martin'i anma seromonisi gerçekleşiyor. Parkın merkezinde bulunan Torre de Los Ingleses (İngiliz Kulesi) ise İngilizler tarafından 1810 devriminin anısına Arjantin halkına hediye edilen tarihi bir kule.
Palermo
Muhteşem parklarıyla, ihtişamlı anıtlarıyla ve sanat müzeleriyle bilinen Palermo şehrin sakinlerinin en iyi restoranlarda yemek yiyip renkli barlarında eğlendiği, Buenos Aires'in varlıklı semtidir. Bisiklet turlarının çok rağbet gördüğü Palermo'da görülmesi gereken yerler arasında Palermo Ormanları, Botanik Bahçeler, Japon Bahçesi, Planetaryum ve Floris Generica Heykeli bulunuyor. Günün her saatinde yapılacak bir şeyler bulunabildiği Palermo'da gündüzleri müzeleri keşfedip Plaza Serrano'nun etrafındaki dükkanlarda zamanınızı geçirebilirken gece olduğunda ise Palermo Hollywood'da güneş doğana dek süren partilerde eğlenebilirsiniz. Her köşesi farklı karakteristik özelliklere sahip bölgelere ayrılmış olan Palermo'nun doğu tarafında kentin en özel bölgesi olan, lüks konaklara ve Latin Amerika Sanat Müzesine ev sahipliği yapan Palermo Chico bulunuyor. Bir başka bölge de aynı zamanda tarihi merkez olan, ünlü Palermo Soho alışveriş merkezinin de bulunduğu Palermo Viejo. Palermo Hollywood ise barları ve gece kulüpleriyle tanınan Palermo'nun en canlı bölgesi.
Buenos Aires turlarımız hakkında bilgi almak ve seyahat uzmanlarımız tarafından size özel hazırlanan ve tamamen ücretsiz tur örneğinizi almak için hemen aşağıdaki butona tıklayın!
bottom of page